ÇOCUKLUĞUM
Sabah kalkıp, hayvanları güderdim,
Kahvaltı yok, yağ ile ekmek yerdim,
Çantada azık, okula giderdim,
Zorlu geçti, sanki düş çocukluğum.
Rahlede ders yapılır, gaz lamba var,
Eğildiğinde, saç ya da kaş yanar,
Ocaktan ön ısınır, arkan donar,
Süreci
masala eş çocukluğum.
Sesimizle çınlardı tüm sokaklar,
Kara lastik yırtık, çıplak
ayaklar,
Kavga edince, komşu beni saklar,
Hayalimde kaldı, hoş çocukluğum.
Arada toplanır, radyo açardık,
Halk hikâyesiyle serden
geçerdik,
Meşrubat yerine ayran içerdik,
Hasretinden gözde yaş
çocukluğum.
At, eşek ile oduna yolculuk,
Kağnılar geçer, üstü dolu çocuk,
Pantolon, ceket yamalı, baş açık,
Bir rüyadan uyanış çocukluğum.
Gece çırayla yolculuk yollarda,
Reçinesi yara açar ellerde,
Nazım, geçmişin yaşar hayallerde
Şimdiyse soframda aş çocukluğum.
06.02.2021 Cumartesi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder